4 Ekim 2007 Perşembe

çiğköfte

meşur çiğköftemizin tarifini hiç vermemiştim önceki blogumda buraya kısmetmiş.
malzemeler
kişi başı 1 çay bardağı ince bulgur
1 yemek kaşığı domates salçası
1 kase pulbiber(isot),1 baş ufak kıyılmış soğan
maydanos 1 demet
300 gr robotta iyi çekikmiş yağsız et
7 türlü baharat,sarmısak
yapılışı
aslında bi çoğunuz yapılışını biliyorsunuz.öncelikle bulguru ,salça,biber,soğan ile birlikte yoğuruyoruz.yazın su almadan saldece buzla.şişmemesi için çok su almıyacaz.sonra eti ve kıyılmış sarmısağı vede baharatı alıp on dakika etlede yoğurup en son kıyılmış maydanosu ekleyip.servis yapıyoruz.(ben yeşil soğan katmıyorum,baş soğan katıldığı için)

biz birde bunun yumurtalısını yaparız aynı tarife et yerine kızarmış yumurtayı katarız .onun adıda yumurtalı köftedir.et yemiyen çocuklarımıza onu yaparız benim kızlarım gibi mesala.

gelelim çiğköftenin efsanesine

ÇİĞKÖFTE'NİN DOĞUŞU İLE İLGİLİ EFSANE Hz İbrahim Urfa'da doğmuş, yaşamış ve Nemrut tarafından ateşe atılmıştır. Allah'ın emri ile ateş su olmuş Hz. İbrahim'i yakmamıştır. Hz. İbrahim'in doğduğu mağara ve ateşe atıldığı yerde oluşan Balıklı Göl binlerce ziyaretçi tarafından ziyaret edilmektedir. İşte çiğköftenin doğuş öyküsü, Hz. İbrahim dönemine dayandırılmaktadır. Hz. ibrahim, devrin kralı Nemrud'un putlarını kırarak, Allah'ın varlığına inanmaya davet edince Nemrut öfkelenir ve Hz. İbrahim'in ateşe atılmasını emreder. Böylece büyük bir ateş yakmak üzere yöredeki bütün odunlar toplanır. Nemrut evlerde ateş yakmayı da yasaklar. Halk ateş yakmadan nasıl yemek yapacağını düşünür durur. İşte bu günlerde bir Urfalı avcı, avladığı ceylanı eve getirerek hanımından yemek yapmasını ister. Hanım evde odun bulunmadığını söyler. Çevrede toplanacak bir tek dal odun dahi kalmamıştır. Avcı, çoluk çocuğun aç kalmaması için hanımından bir çare bulmasını ister. Bunun üzerine kadın, ceylanın budundan yağsız et çıkararak bir taş üzerinde başka bir taşla döverek ezmeye başlar. Sonra ezilmiş eti bulgur, biber ve tuzla karıştırarak yoğurur, bahçesinden topladığı yeşil soğan ve maydanozla karıştırarak sofraya getirir. Böylece o leziz ve tadına doyulmaz "çiğköfte" meydana gelir. Hz. İbrahim'in ateşe atıldığı yaklaşık dört bin sene önce ortaya çıkan çiğköfte, bir yemek çeşidi olarak o günden günümüze kadar gelir.

3 yorum:

akasyakokusu dedi ki...

vıışşşhhh:)) canısım ceylanım vallah kimseye uğramadım..birtek selma denk geldi dün akşamda sayfaya yazdım çıktım..kasalı pc kurulmadı daha eşimde laptopu götürüyor işe..işim bitmedi ince işler hep..karıştım kaldım valla..neyse çok iyi etmişin buraya gelmekle..blogcu olmayınca buraya zaplarız artık..madem açtın niye beni eklemedin be ceylanım:)))
hayırlı olsun bitenem:)gidem ben msn yanıp sönüyor:)

esko dedi ki...

çok güzel sibelcim yeni sayfan hayırlı olsun senden yöre yemekleri bekliyoruz ...güney doğunun kendine has tatlarını tanımak isterim güneydoğun yemeklerine bayılırım ...sevgiler arkadaşım fıstıkları benim için öpp...esra

akasyakokusu dedi ki...

canım cananım niye bunun üstünde adı yok..diğerlerine baktım bazılarında varda..şu benim yorumun yanındaki resmi nasıl gösterdin orda..daha pek vakit bulupta değişemiyorum ben burayı..
sana ileti yazdımdı msnye..gördünmü